Coğrafya Projemiz
  Doğal Afetler ve Toplum
 

 

 

DOĞAL AFETLER VE TOPLUM

          Bu değişimler bazen önceden tahmin edilebilir gelişmelerdir veya mevsimsel hava koşullarında olduğu gibi normal bir döngüsel olaylar dizisidir. Buna rağmen büyük çoğunluğu önceden tahmin edilememektedir. Önceden tahmin edilemeyen bir olay meydana geldiğinde ve bu olay olağanüstü bir özellik gösterdiğinde hem insanlar, hem de çevrenin diğer öğeleri için bir tehlike halini alır. Bu durumda, böylesi bir olay, doğal afet olarak tanımlanır.

       Doğal afet kavramının ortaya çıkışı ile ilgili bir diğer özellik ise, doğal bir çevrede varlığını sürdüren toplumların beklenmedik bir anda canlarının, mallarının ya da güvenliklerinin tehlikeye girmesi veya yok olmasıdır. Bunlar çığ, kıyı erozyonu, kuraklık, deprem, sel, sis, don, dolu, toprak kayması, yıldırım, kar, kasırga (tropikal siklon, tayfun), hortum, volkanik patlamalar, tsunami ve rüzgârdır. Bazı çevresel bozulmalar da bir afet nedeni olabilir veya bunların yayılmaları bir afetin ortaya çıkmasına sebep olabilir (sözgelimi, ormanların yok edilmesi ve çölleşme gibi ).

        En genel tanımıyla afet; insanların yaralanmalarına ya da yaşamlarını yitirmelerine neden olan ve/veya mal, tarım ve çevreye zarar veren tehlikeli durumlar veya olaylardır.

        Sıklık ve tehdit: Bazıları çok sık meydana gelirler ve bu nedenle de diğerlerine göre çok daha büyük bir tehdit oluştururlar

        Etki süresi: Bazıları uzun bir dönem sonrasında biterken, bazıları ise süre sınırlamasına sahip değildir (bir hortum sınırlı bir sürede sona ererken, bir kuraklık yıllarca sürebilir).

        Başlangıç hızı: Bazı felaketler aniden bazıları da günler ya da saatler öncesinden uyararak meydana gelirler

        Etki alanı: Bazı felaketler küçük bir alanda etkili olurken bazıları ülkenin tamamını etkileyebilirler. Bazıları ise tek bir afetin neden olduğu ve başlangıçta küçük bir alanda etkili olan fakat zincirleme reaksiyonlarla diğer birçok afete de sebep teşkil eden ve böylece çok daha büyük alanlarda etkisini gösteren felaketlerdir

        Tahrip gücü: Bu durum çoğunlukla zararın tipine göre değişir.

       Önceden tahmin edilebilirliği: Bazı afetler belirli bir düzende ve belirli bir yolu izlerler, bazıları ise aniden ortaya çıkarlar ve etkileri tahmin edilemez (sözgelimi, bir nehir taşkını, genellikle, taşkın ovası olarak bilinen bir alanla sınırlıyken, zehirli gaz sızıntıları sınır tanımazlar ).

        Kontrol edilebilirliği ve insanlara zararı: Bazı felaketlerde, bizler, tamamen çaresiz kalırız ve felaketleri kendi doğal akışlarına bırakmak zorunda oluruz. Bazılarında ise, oluşumlarını önleyemesek bile etkilerini en aza indirebilecek önlemleri almamız mümkündür (sözgelimi,tornadolar ve orman yangınları için önceden tedbir alınabilir ve kontrol altında tutulabilir.).


   DOĞAL AFETLER NELERDİR?

a)     1)Deprem

b)     2)Kuraklık,

c)     3)Su Baskını (sel),

d)     4)Volkan Patlaması

e)     5)Kaya Düşmesi,

f)      6)Fırtınana, Kasırga, Tayfun, Hortumlar,

g)     7)Heyelan,

h)     8)Tsunami (Dev dalgalar),

i)      9)Çığ.

j)      10)Göktaşı düşmesi

k)     11)Ani iklim değişimleri

l)      12)Doğal radyasyon

DEPLEMLER VE FAYLAR


        Hareket eden levhalar birbirleri üzerine kuvvet uygularlar. Bu kuvvet yerkabuğundaki kayaçların direnç göstermesi yüzünden belli bölgelerde enerji birikimine yol açar. Bu enerji, kayaçların kırılma sınırını aştığı anda da kırılma (faylanma) olur ve biriken enerji açığa çıkar. Levha hareketleri yüzünden birikmiş gerilme enerjisinin aniden boşalmasına deprem diyoruz. (Ayrıca aktif volkanların içindeki hareketlilik nedeniyle oluşan ve yapıları farklı olan küçük depremler de vardır.)

Normal Fay

Ters Fay

Doğrultu Atımlı Faylar

 

Çöküntü: İki normal faylanma arasındaki bloğun çökmesi sonucu oluşur

Yükselti: İki normal faylanma arasında yüksekte kalan bloğa denir

 

        Deprem sırasında açığa çıkan enerji, ses veya su dalgalarına benzeyen ve sismik dalgalar adı verilen dalgalar ile yayılır. Bu dalgalardan Cisim Dalgaları, P dalgaları ve S dalgaları olarak ikiye ayrılır. P dalgaları, en hızlı yayılan bu yüzden deprem kayıt aletlerinde (sismograf) en önce görülen dalgalardır. P dalgalarında, titreşim hareketi yayılma doğrultusu ile aynıdır. Daha yavaş yayılan S dalgaları, kayıt aletlerinde ikincil olarak görülen ve titreşim hareketi yayılma doğrultusuna dik olan dalgalardır. S dalgaları sıvı içinde yayılamazlar. Yüzey Dalgaları ise Cisim Dalgaları’na göre daha yavaş yayılırlar ancak genlikleri daha büyüktür. Hızı daha fazla olan Love ve genliği daha büyük olan Rayleigh dalgaları olarak ikiye ayrılırlar. Yapılarda yıkıma yol açan dalgalar S dalgaları ile yüzey dalgalarıdır.

 

Deprem sırasında yer yüzeyinde de çeşitli değişimler gözlenir:

Yüzey Kırıkları: Deprem odağı eğer yüzeye yakınsa yüzeyde de kırılmalar görülür.

Heyelanlar, Çökmeler: Sağlam olmayan zeminlerde, sismik dalgalar nedeniyle toprak hareket eder.

Çamur Akıntıları: Yeraltı sularının harekete geçmesiyle oluşur.

Zemin Sıvılaşması: Suya doygun zeminler sismik dalgalar nedeniyle sıvı gibi davranır.

Tsunamiler: Okyanus kıyılarında dev deniz dalgaları oluşur.

 

        Atmosfer olayları sonucu ortaya çıkan afetlerdir.

        Bunlar, atmosfer olaylarının, insan için yararlı olduğu en uygun sınırı aşmasıyla meydana gelirler. Meteorolojik olaylar, atmosfer olayları ve özelliklerinin insana yararlı olma sınırını aştığı andan itibaren afet özelliğini kazanmaktadır. Başka bir ifadeyle bunlar normale göre; aşırı, fazla şiddetli ya da eksik olduğu zaman, zararlı olmakta ve artık afet şeklinde nitelendirilmektedir.

        Yeryüzündeki doğal afetlerin çok büyük bir bölümü meteorolojik tehlikelerden kaynaklanır. Atmosferdeki hava hareketleriyle, okyanus yüzeyi ve yeryüzü şartlarına bağlı olarak gelişir, yer yer büyük zararlar doğururlar. Ülkeler ve mevsimlere göre değişen etkileri vardır. Bazıları başlı başına doğal afettir. Bireysel veya toplum düzeyde zaman zaman hayati derecede etkili sonuçlar doğuruyor.

Meteorolojik ve Hidrolojik Karakterli Doğal Afetler

1)                1) Seller- Nehir Taşkınları-Su Baskını

2)                2)Kar, Buzlanma ve Tipi

3)                3) Çığ

4)                 4)Don-aşırı soğuk

5)                 5)Fırtına Şiddetli rüzgârlar, Hortumlar, Tayfunlar,

6)                 6) Dev dalgalar, Tsunami

7)                 7)İklim değişikliği, Kuraklık , küresel ısınma

8)                 8)Yıldırım

9)                 9)Sıcak hava dalgaları,

10                10)Sağanak yağış, Dolu

11                11)Sis

12                12)Orman yangını

 

1)SELLER VE NEHİR TAŞKINLARI

 

Sel hasarı

    Aşırı yağışlar veya diğer nedenlerle bir yerin geçici olarak sular altında kalması sonucu meydana gelen hasar ve kayıplardır. Yerleşim bölgelerinde, ekili alanlarda, ulaşım güzergâhlarında etkili olur.

Ani sel

    Kısa süreli ve şiddetli yağışlar neticesinde nehirlerde, su kanallarında yağmur sularının hızla yükselerek, cadde ve sokaklarda akmasıyla oluşan hasarlar su altında bırakarak ve ulaşımı aksatarak etkili olur.

Nehir taşkınları

    Meteorolojik nedenlerle kendiliğinden gelişen hallerde veya baraj kapaklarının açılmasıyla nehrin normal yatağının dışına taşarak çevreye zarar vermesi durumu su altında bırakarak, evleri ve altyapıyı yıkarak etkili olur.

Nasıl etkiliyor

Bir karış sel suyu bile insanı düşürebilir,

Diz seviyesindeki sel suyu otomobili sürükler,

Güçlü seller, ağaçları ve kayaları yuvarlar,

Enerji ve iletişim hatlarını tahrip eder,

Sellerin getirdiği çamur ve mil tabakası çevreyi kaplar,

Toprak kaymalarına neden olur,

Toprak kaymalarıyla akarsu yatağı genişler,

Nehir yataklarında bulunan yerleşim alanlarını ve endüstriyel tesisleri yıkar,

Altyapıyı kullanılmaz hale getirir,

Hayvan barınaklarında kayıplara neden olur,

Sulara kapılan canlılar boğulup ölebilir veya kaybolabilir,

Neler yapılmalı

Nehir ve dere yatakları mutlaka ıslah edilmelidir,

Sel tehlikesine maruz alanlar yerleşime ve endüstriye kapatılmalıdır,

Var olan yerleşimler daha güvenli bölgeleri nakledilmelidir,

Meteorolojik gözlem ve tahminler dikkatle takip edilmelidir,

Sürekli tehdit altında olan yerlerde erken uyarı sistemi oluşturulmalıdır,

Erken uyarı mesajıyla tehlikeli bölge tahliye edilmelidir.

 


      Sıfır derecenin altındaki hava sıcaklığında, buz kristalleri halinde yere ulaşan yağışın donarak buzlanması ve yaşamı olumsuz etkilemesi.

2)KAR VE BUZLANMA

Tipi

        Kar yağışı ve şiddetli rüzgâr nedeniyle görüş mesafesinin ortadan kalkmasının, yarattığı hayati tehlike.

Nasıl etkiliyor

Hava, deniz ve kara ulaşımı yavaşlar veya tamamen durur,

Enerji hatları ve dağıtım noktaları sorunlar çıkar,

Kazalar nedeniyle önemli ekonomik kayıplar oluşur,

Donma sebebiyle can kaybına neden olur.

Neler yapılmalı

Meteorolojik tahminler ve uyarılar doğrultusunda davranılmalıdır,

Zorunlu olmadıkça seyahat edilmemelidir,

Ulaşıma çıkan araçlar gerekli tedbirleri almalıdır,

Sağılıkla ilgili tedbirleri almadan evden dışarı çıkılmamalıdır.

 

Don:

        Hava sıcaklığının kritik değerin altına düşmesi bitkilerin gelişimini engellediği için özellikle meyve ve sebze yetiştiriciliğinde bir çok zararlara neden olur. Ülkemizde don olayı, daha çok Akdeniz ve Ege Bölgesinde Mart, İç Anadolu ve Trakya’da Nisan, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Haziran ayına kadar görülebilmektedir.

        Don gerekli önlemler alınmadığında üretimin düşmesine neden olarak ülkemizin ekonomisini olumsuz yönde etkilemektedir. Don tahmini ve uyarıları özellikle hem tarım hem de ulaşım sektörleri için önemlidir.

Dolu:

        Kümülonimbus gibi konvektif bulutlardan yere düşen, farklı şekil ve büyüklüğe sahip, topa benzer veya düzensiz parçalar halindeki sert buz şeklindeki yağış türü. Büyüklükleri ve hızlı düşüşleri nedeniyle insan, hayvan ve bitkiler için tehlike yaratabilirler. Aynı tehlike uçaklar içinde söz konusudur. Dolu kış yağışı değil yaz yağışıdır.

Kar erimesinin etkileri

        Hidrolojik-Atmosferik modeller ve yeni izleme ve veri işleme teknolojilerin kullanımı ile kar suyundan sağlanacak faydalar ve taşkın zararlarının azaltılması önemli bir konudur. İlkbahar mevsimlerinde, dağlık bölgelerde kar erimesinden kaynaklanan su potansiyelinin belirlenmesi ve taşkınların doğuracağı zararların önlenmesi yurdumuz açısından önemlidir. Karla kaplı alanlar, uydu teknolojileri ile tespit edilebilir ve yüksek kotlara yerleştirilecek otomatik kar-meteorolojik rasat parkları ile su potansiyeli saptanarak ani erimelerden ve sağanak yağışlardan oluşacak sel felaketleri azaltılabilir.


Dağlık ve eğimli arazilerde, vadi yamaçlarında, tabakalar halinde birikmiş olan kar kütlesinin iç ve dış etkilerle aşağı doğru hızla kayması çığ olarak adlandırılır.

Kendiliğinden gelişen,

Yer hareketleri (deprem, volkan patlaması vb.) ile tetiklenen,

Kayakçılar tarafından oluşturulan,

3)ÇIĞ TEHLİKESİ
Ses sonucu meydana gelen, çığ olabilir.

Nasıl etkiliyor

Çığ, Ülkemizde genellikle kış aylarında oluşur,

Hızla harekete geçerek yerleşim yerlerini,  tesisleri ve yolları tamamen kapatabilir,

Çığ altında kalanların yaşama şansı çok az olur,

Neler yapılmalı

Meteorolojik gözlemlere bağlı olarak çığ uyarılar takip edilmelidir,

Çığ tehlikesi ve risk haritaları hazırlanmalıdır,

Çığ tehlikesi olan yerlerde çığ kalkanları ve tüneller yapılmalıdır,

Tetikleyici olabilecek gürültülere sebep olunmamalıdır.

 



4)KURAKLIK, ÇÖLLEŞME VE KÜRESEL ISINMA

Kuraklık

        İklimin nem yönünden olumsuz değişmesi sonucu (bir bölgede nem miktarındaki geçici dengesizliğin o bölgedeki su kıtlığına neden olması) su kaynaklarını, tarımı ve tüm canlıları olumsuz etkilemesidir. Kuraklık, yavaş gelişen ancak çok derin zararlara neden olan doğal afettir. Kuraklık doğa kanunudur.

ETKİLERİ

Su kaynakları azalır,

Nüfus artışıyla birlikte artan su ihtiyacı yeterince karşılanamaz,

Tarımsal üretim düşer, giderek nüfusunun ihtiyacına yetmez.

 

Neler yapılmalı

Var olan su kaynaklarının yönetimi için planlar geliştirilmeli,

Suyun dünyadaki dolaşımı olan “Hidrolojik Çevrim” bozulmamalı,

 

Çölleşme

    Kuraklık nedeniyle dünya üzerindeki verimli toprak miktarının belirli bölgelerde hızla azalması, çorak hale gelmesidir. Çölleşen toprağı bir daha geri kazanmak mümkün olmaz.

 

Ne yapılabilir

Akarsu havzaları ve rejimleri kontrol altına alınmalı,

Ağaçlandırma ve orman geliştirme programları uygulanmalı,

Uluslar arası anlaşma ve sözleşmelere uyulmalıdır.

 

Küresel ısınma

        Atmosferdeki doğal sera etkisinin, insan faaliyetleri sonucunda daha da artarak küresel boyutta aşırı ısınmaya neden olmasıdır.

 

Nedenleri; Fosil yakıtların dumanı ve endüstri gazları dengeyi bozması,

CO2, metan, vb gazlar kontrolsüz olarak atmosfere salınması,

Yer atmosfer arasında, doğal “Karbon Döngüsü”nün dengesinin bozulması, 

Maliyet artışları getireceği için yeterli derecede önlem alınmamasıdır.

ETKİLERİ

Her yıl milyonlarca ton “Karbon”un atmosferde birikmesi,

Atmosferdeki fazla ısınmanın hızlı bir iklim değişimi yaratması,

Kutupların ve dağ buzulların erimesine sebep olması,

Kıyılarda deniz seviyesinin yükselmesi,

Okyanus akıntılarının değişimi ile iklim dengesizliği,

1998 yılı tarihteki en sıcak yıl olarak kayda geçmiştir.

Deniz Seviyesi Değişimleri

    Günümüzün en önemli çevre sorunlarından biri küresel ısınma ve küresel iklim değişimidir. İklim değişimi senaryolarına göre iklim değişikliğinden en fazla, deniz seviyesinin yükselmesinden dolayı, kıyı bölgelerimiz etkilenecektir. Özellikle deniz su seviyesi artan bir hızla yükselmeye devam ederse gelecekte tuzlu deniz suyu ve dalgalar, denizlerin fırtınalardan dolayı kabarmaları çok daha yıkıcı etkilere sahip olabilecektir. Bu etkiler,

a. Alçak arazinin su altında kalması,

b. Plajlar ve dik sahillerde erozyon,

c. Yeraltı ve yüzey sularının tuzlanması,

d. Taban suyunun yükselmesi,

e. Fırtına ve sel tahribatının artması,

f. Deniz suyu seviyesindeki yükselme şeklinde özetlenebilir.

 

Neler yapılmalı

Atmosfere salınan gazlar kontrol altına alınıp azaltılmalı,

“Kyoto Protokolü” hükümleri istisnasız uygulanmalı,

Birleşmiş Milletler sözleşmelerinin uygulaması denetlenmeli,

İhlal eden ülkelere ağır yaptırımlar getirilmelidir.

 

 


5)ÇEVRE KİRLİLİĞİ VE KITLIK TEHLİKESİ

Kıtlık tehlikesi

        Kıtlık, tarımsal üretimin sağlıklı bir hayat sürmek için gerekli beslenmeye imkan vermeyecek düzeye düşmesidir.

 

 

SEBEPLERİ

Kuraklık ve yetersiz sulamanın, ürün verimini düşürmesi,

Çevre kirliği ve tarım alanlarının yerleşime açılmasının üretimi azaltması,

 

 

NELER YAPILABİLİR

Uzun vadeli kuraklıkla mücadele planları hazırlanıp uygulanmalı.

 

 

6)DİĞERLERİ


Hortum ve su hortumu:

        Hortum (tornado), dünyanın her yerinde meydana gelen insanların canı ve malı için önemli tehlikeler oluşturan atmosfer olaylarından biridir.

Orman Yangınları:

        Orman yangınlarının çoğuna bilerek veya bilmeyerek insanlar neden olur; hava şartları ise yangınlarda önemli bir çevre ve tetik faktörüdür.

Sıcak Hava Dalgaları:

        Çok sıcak ve nemli havalarda, havadaki yüksek nem vücuttan terin buharlaşmasını yavaşlatır. Terin buharlaşması canlılar için doğal bir soğuma mekanizmasıdır. Sıcak, nemli hava sadece bunaltıcı değil aynı zamanda insan sağlığı için de tehlikelidir. Yüksek sıcaklık ile nemin birlikte oluşması ölümlere sebep olabilir. Küresel ısınma ile birlikte ülkemizde sıcak hava dalgaları daha sık, daha uzun süreli ve şiddetli olabilecektir.

Yıldırım:

        Tek bir yıldırım, 100,000 amper kadar büyüklükte elektrik akımı oluşturabilir çarptığında insanları ve hayvanları elektrikle yükleyebilirler. Birçok kurban tarlada çalışırken, ata binerken, dışarıda oynarken, spor veya çobanlık yaparken, dağlarda gezerken ya da küçük teknelerle denize açılmışken dolaylı veya doğrudan yıldırım tarafından çarpılmıştır. Yıldırımlardan dolayı olan can ve mal kayıplarını azaltabilmemiz için insanlarımızın açık arazide, bina içinde ve otomobilde nasıl davranmaları gerektiği ve yıldırımla ilgili uyarıların, ilk yardım hakkındaki bilgilerin, gerekli zamanlarda hava durumu programları ile verilmesi gerekir.

        Meteorolojik-Hidrolojik karakterli doğal afetleri deprem gibi diğer doğal afetlerden ayıran en önemli özellik, meteorolojik afetlerin “Önceden Tahmin Edilerek Erken Uyarılarının Yapılabilmesi" dir. Bu özellikten de yararlanarak, gelişmiş ülkelerin afet yönetim programlarının bir parçası olan meteorolojik tahmin ve erken uyarı, planlama ve eğitim ile can kayıplarında önemli azalmalar ve ekonomik zararlarda da önemli düşüşler sağlamıştır. Bu nedenle ülkemizde de meteorolojik karakterli sel, taşkın, çığ düşmesi dolu ve fırtına gibi doğal afetlerin zararlarını azaltmak ve gerekli tedbirleri alabilmek için bu tür afetlere yönelik tahminlerin yapılması ve erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.

        Bu tehlikeler hakkında bilgili olmak ve önerilen önlemleri uygulamakla etkileri azaltır.

 
   
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol